Kara para aklamakla suçlanan iş insanı Sezgin Baran Korkmaz’la ilişkili olduğu iddiasıyla hakkında nüfuz ticareti davası açıldığı Gazeteci İsmail Saymaz tarafından duyuruldu. Gelişme üzerine Haber sunucusu Veyis Ateş, “Haksız itham ve iftirayı” anlatmak için dava açılmasını “fırsat” olarak değerlendirdi. Ateş ayrıca kendisine “çekememezlikle” meslektaşlarından operasyon yapıldığını öne sürdü.
Haber sunucusu Veyis Ateş hakkında kara aklamakla suçlanan iş insanı Sezgin Baran Korkmaz’la olan ilişkisi iddiasıyla nüfuz ticareti davası açıldığı Gazeteci İsmail Saymaz tarafından duyuruldu. Gelişme üzerine açıklamada bulunan Ateş, davayı doğrularken durumu, “Haksız itham ve iftirayı” anlatmak için “fırsat” olarak yorumladı.
“SOYLU GİDİNCE RAFTAN İNDİ DEMEK EN BÜYÜK HAKSIZLIK”
Gazeteci İsmail Saymaz’ın bugünkü yazısında Haber sunucusu Veyis Ateş hakkında nüfuz ticareti davası açıldığını duyurması üzerine Ateş’ten de bir açıklama geldi. Ateş, sosyal medya üzerinden Saymaz’ın yazısında geçen “Süleyman Soylu gidince raftan indi” ifadesini eleştirerek yorumu “en büyük haksızlık” olarak niteledi. Ateş’in açıklaması şu şekilde:
“Kıymetli kamuoyuna saygıyla;
“Kısa bir aranın ardından” tekrar huzurlarınızdayım.:)
Gazeteci İsmail Saymaz’ın Sözcü Gazetesi’ndeki bugünkü köşe yazısını sanırım okumuşsunuzdur. Daha önceki Halk TV yayınında da söylemiştim.
2/ “Yan komşularım” bile bana bir şey sormadan koştura koştura aleyhimde yazarken, İsmail beni arayıp “Ben de yazacağım. Eklemek istediğin bir şey var mı?!” diye sorması namuslu bir gazetecilik duruşu gösterdiği için bendeki yeri ayrıdır, görüşlerimizin farklılığına rağmen…
3/Bugünkü köşe yazısını yazarken de yine aynı duruşu gösterdi ve görüşlerimi sordu. Ben de mesaj üzerinden görüşlerimi yazdım. Sanırım yeri dar olduğu için cevabımın tamamını yayınlayamamış, canı sağolsun hepsini birazdan yayınlayacağım.
4/Ancak…
“Soylu gidince raftan indi.” demek/yazmak başta yüce Türk adaletine ve onun kıymetli mensuplarına yapılacak en büyük haksızlıktır. Türk yargısı 100 yaşındaki Cumhuriyetimizin güzide kurumlarının başında gelir. Kişiler üzerinden değil kanun ve vicdan üzerinden karar verir
“İFTİRA ATANLARA HAKLARIM HELALDİR”
5/Bu arada, hakkımdaki iftiralarla ilgili konu benim için kişisel olarak tamamen kapanmıştır. Hakkımdaki iftiraları atanlara dünya/ahiret haklarım helaldir. Ancak bu işin bir de adalet boyutu var ve yargı önünde hesaplaşmadan da bu defterin kapanmaması gerekir.
6/Fark edileceği üzere uzun zamandır -validemin vefat duyurusu dışında- sosyal mecralarda herhangi bir konuda kanâât izhar etmiyorum, etmeyecektim de…
7/Zira rahmetli “Üzeyir Abi” nin de dediği gibi “Bir ara (bu iftiralar hakkında) çok konuştum. Bir faydasını görmedim. Bırak(mış)tım. Ama İsmail Saymaz’ın yazısı üzerine bunları da yazmam icap ederdi.
8/Hülâsa-î kelâm sözlerim bundan ibarettir.
İsmail Saymaz’a verdiğim ama yeri dar olduğu için yayınlayamadığı cevâbî yazımın tamamını da birazdan paylaşacağım.
Aziz Türk milletine saygılarımla…”
İSMAİL SAYMAZ’A GÖNDERDİĞİ MESAJLARI PAYLAŞTI
Veyis Ateş, bu paylaşımlarının ardından “1/Bu yazı öncesi İsmail Saymaz’a gönderdiğim yazılar….” başlığıyla Gazeteci İsmail Saymaz’a konuyla ilgili gönderdiği açıklamaları da paylaştı. Ateş, açıklamasından öne çıkanlar şu şekilde:
“İlk günden bu yana “Hepsi yalan, tamamı kurmaca” diyorum. Malum dijital çağda yaşıyoruz. Uydurma, yalan, şantaj, montaj isteyen herkesin kolayca “işini gördüğü” bir dönem…
Kimsenin haksızlıkla, iftirayla yüzyüze gelmemesini, hele mahkemelerde, hele de suç makinesi haline gelmiş isimlere karşı, haklı olduğunu ispat etmeye mecbur bırakılacağı bir sınavdan geçmemesini dilerim. Davanın açılmış olması benim açımdan iyi oldu. Bu haksız itham ve iftirayı mahkemede anlatmam açısından da bir fırsat oldu.
“MESLEKİ ÇEKEMEMEZLİKLE OPERASYON YAPILDI”
Bu durum, tamamen mesleki çekememezlik ve benimle ilgili problemleri olan sözüm ona “gazetecilerin” bana sormadan bu iftirayı kamuoyuna yayarak yıpratma amaçlı bir operasyonudur.
‘Hedef ben değildim, hedef siyasi bir hesaplaşmaydı, ben haksız ithamlara maruz kaldım vs…’ Mahkemede ne kadar haksız bir durum olduğu ve asıl gidip benim aleyhime “meslektaşım” olarak konuşan kişilerin deşifre olması adına da bir fırsat olmuş olacak..
Sınır içinde ve ötesinde kahraman ordumuzun harekatlarını vatandaşlarımıza yansıtmak için ter döktüm. O dönemde de bundan rahatsız olan terör örgütü övücüleri bugün de görüyorum ki en ön safta bana saldırıyorlar. Bu hesaplaşmayı bir de bu açıdan kamuoyunun takdirine sunuyorum.”
NE OLMUŞTU?
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in ifşaları sırasında Habertürk TV sunucusu Veyis Ateş’in kara para aklamakla suçlanan iş insanı Sezgin Baran Korkmaz’dan arabuluculuk yapmak için 10 milyon euro istediği öne sürülmüş, süreç içinde Ateş görevinden istifa etmişti.